Güncelleme Tarihi 15.09.2025
Yüz hatlarını belirginleştirmek, genç ve dinamik bir görünüm kazanmak isteyen pek çok kişi için dolgu uygulamaları oldukça popüler bir seçenek haline geldi. En çok tercih edilen iki bölge ise dudak ve yanaklar. Dudak dolgusu ve yanak dolgusu, her ne kadar aynı işlem gibi düşünülse de, uygulama teknikleri, kullanılan dolgu tipleri ve elde edilen etkiler açısından farklılık gösterir.
Dudak dolgusu, dudakların daha dolgun, simetrik ve belirgin görünmesi için uygulanır. Zamanla incelen dudaklar veya genetik olarak ince yapıdaki dudaklar bu işlemle hacim kazanabilir. Ayrıca dudak konturunu belirginleştirmek, asimetrileri dengelemek ya da dudak kenarlarını yukarı kaldırmak için de tercih edilir.
Dudak bölgesi, mimiklere çok fazla dahil olduğu için burada kullanılacak dolgu maddesinin yapısı oldukça önemlidir. Genellikle daha yumuşak kıvamda, esnek ve doğal hareket kabiliyetine sahip dolgular kullanılır. Böylece dudak hareketleri doğallığını korurken estetik bir görünüm elde edilir.
Yanak dolgusu ise yüzün daha genç, dinç ve V formuna yakın bir görünüme ulaşması amacıyla uygulanır. Yaşla birlikte yanak bölgesinde hacim kaybı yaşanabilir. Bu da yüzün aşağıya doğru sarkmasına ve yorgun bir ifadeye neden olabilir. Yanak dolgusu, elmacık kemiklerini belirginleştirerek hem yüz hatlarını kaldırır hem de daha dengeli bir profil oluşturur.
Bu bölgede kullanılan dolgular, genellikle daha yoğun yapılı ve hacim tutma kapasitesi yüksek olan ürünlerdir. Böylece cilt altı desteklenir ve dolgunluk daha kalıcı bir şekilde sağlanır.
Dudak dolgusunda doğal görünüm ve esneklik ön plandadır. Bu nedenle, düşük çapraz bağlı hyaluronik asit içerikli, yumuşak yapılı dolgular tercih edilir. Bu tür dolgular, dudak dokusuyla uyum içinde hareket eder.
Yanak dolgusunda ise hacim kaybını dengelemek ve lifting etkisi yaratmak hedeflenir. Bu amaçla daha yoğun, kalıcılığı yüksek dolgular kullanılır. Doğru noktalara yapılan uygulamalar sayesinde yüz daha genç ve simetrik görünür.
Hem dudak hem de yanak dolgusu öncesinde cilt yapısı, yüz oranları ve beklentiler göz önünde bulundurulmalıdır. Uygulama sonrası hafif ödem, kızarıklık ya da hassasiyet görülebilir ancak bunlar kısa sürede geçer. İşlemden sonraki ilk 24 saat boyunca bölgeye baskı uygulanmaması, aşırı mimiklerden kaçınılması ve bol su içilmesi önerilir.
Linkedin
ozel-nova-poliklinik
Instagram
ozelnovapoliklinik
Facebook
nova.estetik.poliklinigi